Şimdi aşure konusunda damak tadı ve çeşitlilik o kadar fazla ki, bu tartışmalara dahil olmayacağım. Verdiğim bu tarif en lezzetli ya da en sağlıklı aşure tarifi iddiasında değil. Zaten içine şeker giren bir tarif asla sağlıklı olamaz. O yüzden benceleri bir kenara bırakalım.
Adana’ya özgü eski zamanların kadim tarifini dünyalar tatlısı, Alois Alzheimer’in bile aklını başından alan hafızası ile 90 yaşını deviren Hediye Özmucur hanımın verdiği bir tarif bu. Aslen Elazığlı olsa da tam bir Adana kızı olarak yetişmiş Hediye Hanım ‘Bu tarifi anlatırken keyifli keyifli, Adananın eski güzelliklerinden de bahsetmeden edemiyor tabi. Biz de keyifle dinliyoruz onu. Günümüzde pişen aşurelerden birazcık farklı bir tarifi var. Daha sade desem doğru anlatmış olurum sanırım. Bu sadelikten gelen lezzet; günümüz her şeyden biraz katalım da bereketi bol olsun yaratıcılığı ile yarışır mı yorum sizin ama biz tattık enfes bir tadı ve görüntüsü var.
Aşurenin asıl rengi süt beyazı olur diyor Hediye Hanım ‘O yüzden asla incirdi, gün kurusu kaysıydı konmamalı. Zaten Nuh Peygamberimizin gemisi diyorlar maşallah yok yok oysa aşure kısıtlı malzemeyle güzel bir tat elde etmektir. Ayrıca benim yaptığım aşure sağlıklı bireylerde asla gaz yapmaz derken yaptığı bazı pişirme usullerini anlatıyor.’
İşin ilk sırrı her malzeme ön hazırlığını ayrı bir kapta tamamlayacak. Ancak biz nohutla bir yaptık o da oldu. Önceden baklagiller ve buğday suda 24 saat bekletiliyor bu sırada sularını defalarca değiştiriyor. 1 defalığına az miktarda pişirip kaynattıktan sonra bu suyu da döküyor. Hatta mümkünse baklagillerin kabuklarını da soymaya çalışın diyor. Bu teknik diyetisyenlerin mide hassasiyeti olan kişilere mutlaka önerdiği bir tekniktir. Bu sayede kuru baklagiller ve tahıllardaki gaz yapıcı toksin lektinleri bir nebzede olsa uzaklaştırmış oluruz. Adana halkının bu güzel tatlıyı sindirebilmesi kolaylaşmış oluyor. Hadi yapalım şu tatlıyı…
MALZEMELER
- 2 kase yarma dövme buğday
- 1 kase kuru fasulye
- 1 kase nohut
- 1 paket kuru kaysı
- 1 kase sarı çekirdeksiz İzmir üzümü
- 2 adet sarı limon(Kabukları kullanılacak)
- Tahmini şeker kullanımını azaltmak için ölçü vermeyeceğim tadılarak bakılacak ama ortalama 2 kase civarı.
SÜSLEME MALZEMELERİ
- Fındık
- Ceviz
- Tarçın
YAPILIŞI
Kurufasulyeyi ve nohutu aynı, dövmeyi ayrı bir kapta 1 gece önceden ılık suda ıslayalım. Bu sırada ıslama suyunu birkaç kez değiştirin. Ertesi gün nohutla fasulyeyi aynı tencerede pişmeye bırakın. Kaynamaya başladıktan 10 dk sonra bu suyu da dökün. 50 dk haşlamaya bırakın. Kaysıları küçük küçük doğrayarak suda şişene kadar haşlayın, ancak suyunu dökmeyin. Üzüm de aynı şekilde suyunu dökmeden 
haşlanmalı. Limon kabuklarını rendelemek yerine, bıçakla sıyırın ve 3-4 dk kaynattıktan sonra dinlendirip suyunu dökün. Bu sayede limondaki damakta sonradan kalan acılık uzaklaşmış olur. En son aşamada dövmeyi, haşlanmış fasulyeyi, haşlanmış nohutları 1saat birlikte kaynatarak pişirin. 1 saat sonunda kaysıyı ve üzümü suyuyla birlikte ekleyip gerekli miktarda su dökün. Limon kabuklarını da ekleyin. 30 dk daha piştikten sonra son aşamada şekeri ilave edip 10 dk daha pişirip mutfak robotunda kıyın. Homojenize sevenler ve çiğnemekten pek haz almayanlar için ideal bir yöntem bu. Kaselere servis edip üzerlerini tarçın ceviz ve fındıkla süsleyin. Benim gibi soğuk sevenler biraz beklemek zorunda. Hadi afiyet olsun
FAYDALI BİLGİLER KÖŞESİ
Fark ettiniz mi? Aslında çok sihirli farklılıklar var. Özellikle hazırlama yönteminde;
- Islama suyunun sık değiştirilip dökülmesi gaz oluşumunu azalttı.
- Şekerin en son aşamada eklenerek karamelize olmasının engellenmesi, aşurenin süt beyazı rengine katkıda bulundu.
- Ayrıca limonun kabuğunun rendelenmeyip doğranması ve kaynatılıp suyunun dökülmesi parfüm yapımında kullanılan eterik yağları uzaklaştırır.
Hediye Özmucur hanımın kızı Rabia Özmucur’a katkılarından dolayı teşekkürler.